Davranışlarımız ve Beslenme
Davranışlarımız ve Beslenme
İnsanların tüm yaşamı sergilediği iyi ya da kötü davranışlar üzerine kurulmuş olmasına karşın, davranışların kimyası üzerine yapılan çalışmalar çok da fazla gündeme gelmemektedir. Oysa vücutta pek çok olayı kontrol eden hormonların dengesizliğinde, enzim yetersizliklerinde, besin ögelerinin azlığında ve çokluğunda davranışlarımız bu durumlardan etkilenmektedir. Özellikle yetersiz besin alımı, besin alerjileri, metabolik bozukluklar, sosyal-psikolojik ve fizyolojik travmalar vücudun dengesinin bozulmasına yol açan nedenler arasındadır.
Örneğin minerallerin, triptofan, tirozin, fenillanin gibi amino asitlerin, omega-3 adı verilen yağ asitlerinin yetmezliğinde bilişsel bozukluklar, agresif davranışlar, anksiyete ve hatta depresyon görülebilmektedir. Yine; alkolün ve bazı besinlerde bulunan kafein, tiamin, histamin gibi bazı maddelerin sinir sistemi etkileyerek davranışlar üzerinde etkili olduğu bildirilmektedir.
Ayıca; rafine şeker tüketiminin arttığı durumlarda adrenalin düzeyinin de arttığı, bu durumun çocuklarda hiperaktif davranış üzerinde etkili olduğu hakkında çeşitli görüşler vardır.
Fazla karbonhidrat tüketildiğinde ise; seratonin nörotransmitterindeki artmaya bağlı olarak uyku hali, gevşeme, rahatlama olduğu yapılan çalışmalarda da desteklenmiş ve bu durumun devam etmesi durumunda depresif davranışlar görülebildiği belirtilmiştir.
Bedenimiz içten ve dıştan gelen uyaranlara karşı sinirlenme, terleme, esneme, hapşırma, geyirme, ishal, kabızlık, baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, hıçkırık, kalp çarpıntısı, tansiyonda değişme gibi tepkiler verir. Oluşan bu tepkiler sürdüğü ve her hangi bir tedbir alınmadığı taktirde;
1. Direnç azalması
2. Ağırlıkta azalma ya da artma
3. Bazı hastalıkların gelişimi
4. Sosyal aktivitede azalma
5. Depresyon
6. Demans ( bunama ) gibi durumlar görülebilir.
Davranışlarımızın etkisi altında olan faktörler nelerdir?
• Genetik faktörler
• Beslenme
• IQ ve EQ derecesi
• Yaşanmış iyi ya da kötü anılar
• Toksinler
• Mevsimler
• Hava durumu
• Fizyolojik bozukluk ya da hastalıklar bu faktörlerin en önemlileridir.
Çalışmalar birçok besin ögesi yetmezliğinde davranışlarımızın önemli ölçüde etkilendiğini göstermiştir. Bu besin ögeleri ve oluşan bozukluklar:
BESİN ÖGESİ EKSİKLİĞİNDE GÖRÜLEN DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
Tiamin Uyku bozuklukları, yorgunluk, unutkanlık, depresyon
Riboflavin Depresyon
Niasin Hassasiyet, baş ağrısı, huzursuzluk, unutkanlık, depresyon
Pantotenik asit Stres artması, anksiyete, yorgunluk, depresyon
Pridoksin Depresyon
B12 vitamini Anemi, hafıza kaybı, depresyon
A vitamini Anemi
C vitamini Halsizlik, yorgunluk, içine kapanıklık, depresyon
Demir Anemi, yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı, dopamin geçişinde azalma
Kalsiyum Baş dönmesi, tansiyon değişmesi
Magnezyum Halsizlik, aşırı duyarlıklı
Bakır Anemi
Çinko Nöropsikiyatrik bozukluklar
Selenyum Depresyon
Omega-3 yağ asidi Depresyon
BESİN ÖGESİ HANGİ BESİNLERDE VAR?
Tiamin Buğday unu, bulgur, makarna ve kurubaklagiller
Riboflavin Et, süt, yumurta, kurubaklagiller, yeşil yapraklı sebzeler
Niasin Sakatatlar, et, yağlı tohumlar, bulgur, kuru baklagiller
Pantotenik asit Tam buğday unu, karnabahar, esmer ekmek, et, süt, peynir
Pridoksin Sakatatlar, et, balık, bulgur, patates, tam buğday unu, havuç, pirinç
B12 vitamini Hayvansal kaynaklı tüm besinler, et, süt, yumurta..
A vitamini Süt, et, tahıl ve kurubaklagiller, yeşil ve sarı sebze ve meyveler
C vitamini Kuşburnu, maydanoz, biber, tüm taze sebze ve meyveler
Demir Et, tavuk, balık, ıspanak, yumurta, patates, süt, yoğurt
Kalsiyum Süt ve süt ürünleri,
Magnezyum Tahıllar, yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler
Bakır Organ etleri, susam, fıstık, kuru baklagiller, et
Çinko Et ve et ürünleri, kuruyemişler, buğday
Selenyum Deniz ürünleri, sakatatlar, etler
Omega-3 yağ asidi Balık, deniz ürünleri ve yağlı tohumlar
Çalışmalar proteinden yetersiz beslenen bireylerde apatik hal olduğunu göstermiştir. Bir besinin yetersizliğinde depresyona kadar gidebilen davranış bozukluğu gösteren bedenin; aylık, günlük, hatta öğünlük beslenmeden de etkileneceği açıktır. Yetersiz beslenme üzerine bir de stres eklenmesi durumunda bu etki daha da artmaktadır. Yapılan çalışmalar stres altındaki bedende kan vitamin mineral değerlerinin %32 oranında azaldığını göstermiştir. Kadınların özellikle menstrasyon öncesi ve menapoz dönemlerinde bazı besin ögelerini ek olarak almaları gerekmektedir.
Bazı önemli işlevi olan nörotransmitterler;
SERATONİN
Vücudumuzda 10mg kadar buluna bu amino asit triptofan amino asidinden oluşmaktadır. Azalması durumunda bireylerde baş ağrısı, şekerli besinlere arzu, uyku düzensizlikleri, halsizlik, ağrıya duyarlılık, agresif davranışlar, depresyon fazlalığında da kusma psişik bozukluklar görülür.
DOPAMİN
Özellikle demir yetersizliğinde geçişi azalan dopamin hafızanın düzenlenmesinde görevlidir.
NOREPİNEFRİN
Uyku ritm düzeni, dikkat, uyanıklık, karar verme yetisi de nörepinefrin ile ilgilidir. Gün içinde az gece daha çok yapılmaktadır. Stres altında norepinefrin yapımı azalmakta ve stresin uzaması halinde depresyon gelişebilmektedir.
ASETİLKOLİN
Uyanıklık sağlayan, hafızayı güçlendiren, düşünmede berraklık sağlayan ve bilişsel yetenekte artma sağlayan bir nörotransmitterdir.
Bu önemli hususlar yeterli ve dengeli beslenmenin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Uzun süre tek besinle beslenmek, bir öğünde çok karbonhidratlı bir öğünde çok proteinli yemek nörotransmitterin yapımında dengesizliklere yol açabilmektedir.
Nörotansmitterler ve Davranış Değişikliklerinde Önemi
Bilindiği gibi depresyonda duygular kararır, gözyaşı akar, unutkanlık, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, çok ya da az uyuma, çok az ya da çok yeme, gibi davranış bozuklukları gelişir. Çalışmalar besinlerin davranış üzerine etkilerinde nörotransmitterlerin önemli rolü olduğunu göstermektedir. Nörotransmitterler beynin iletilerinin bağlandığı yer olan sinapslarda görev almaktadırlar. Nörotransmitterler yetersiz ise beden çeşitli tepkiler vermektedir.
Alıntı
http://www.sdonmez.com/sf-index-of-Davra...http://www.sdonmez.com/sf-index-of-Davranislarimiz_ve_Beslenme-c
Davranışlarımız ve Beslenme
İnsanların tüm yaşamı sergilediği iyi ya da kötü davranışlar üzerine kurulmuş olmasına karşın, davranışların kimyası üzerine yapılan çalışmalar çok da fazla gündeme gelmemektedir. Oysa vücutta pek çok olayı kontrol eden hormonların dengesizliğinde, enzim yetersizliklerinde, besin ögelerinin azlığında ve çokluğunda davranışlarımız bu durumlardan etkilenmektedir. Özellikle yetersiz besin alımı, besin alerjileri, metabolik bozukluklar, sosyal-psikolojik ve fizyolojik travmalar vücudun dengesinin bozulmasına yol açan nedenler arasındadır.
Örneğin minerallerin, triptofan, tirozin, fenillanin gibi amino asitlerin, omega-3 adı verilen yağ asitlerinin yetmezliğinde bilişsel bozukluklar, agresif davranışlar, anksiyete ve hatta depresyon görülebilmektedir. Yine; alkolün ve bazı besinlerde bulunan kafein, tiamin, histamin gibi bazı maddelerin sinir sistemi etkileyerek davranışlar üzerinde etkili olduğu bildirilmektedir.
Ayıca; rafine şeker tüketiminin arttığı durumlarda adrenalin düzeyinin de arttığı, bu durumun çocuklarda hiperaktif davranış üzerinde etkili olduğu hakkında çeşitli görüşler vardır.
Fazla karbonhidrat tüketildiğinde ise; seratonin nörotransmitterindeki artmaya bağlı olarak uyku hali, gevşeme, rahatlama olduğu yapılan çalışmalarda da desteklenmiş ve bu durumun devam etmesi durumunda depresif davranışlar görülebildiği belirtilmiştir.
Bedenimiz içten ve dıştan gelen uyaranlara karşı sinirlenme, terleme, esneme, hapşırma, geyirme, ishal, kabızlık, baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, hıçkırık, kalp çarpıntısı, tansiyonda değişme gibi tepkiler verir. Oluşan bu tepkiler sürdüğü ve her hangi bir tedbir alınmadığı taktirde;
1. Direnç azalması
2. Ağırlıkta azalma ya da artma
3. Bazı hastalıkların gelişimi
4. Sosyal aktivitede azalma
5. Depresyon
6. Demans ( bunama ) gibi durumlar görülebilir.
Davranışlarımızın etkisi altında olan faktörler nelerdir?
• Genetik faktörler
• Beslenme
• IQ ve EQ derecesi
• Yaşanmış iyi ya da kötü anılar
• Toksinler
• Mevsimler
• Hava durumu
• Fizyolojik bozukluk ya da hastalıklar bu faktörlerin en önemlileridir.
Çalışmalar birçok besin ögesi yetmezliğinde davranışlarımızın önemli ölçüde etkilendiğini göstermiştir. Bu besin ögeleri ve oluşan bozukluklar:
BESİN ÖGESİ EKSİKLİĞİNDE GÖRÜLEN DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
Tiamin Uyku bozuklukları, yorgunluk, unutkanlık, depresyon
Riboflavin Depresyon
Niasin Hassasiyet, baş ağrısı, huzursuzluk, unutkanlık, depresyon
Pantotenik asit Stres artması, anksiyete, yorgunluk, depresyon
Pridoksin Depresyon
B12 vitamini Anemi, hafıza kaybı, depresyon
A vitamini Anemi
C vitamini Halsizlik, yorgunluk, içine kapanıklık, depresyon
Demir Anemi, yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı, dopamin geçişinde azalma
Kalsiyum Baş dönmesi, tansiyon değişmesi
Magnezyum Halsizlik, aşırı duyarlıklı
Bakır Anemi
Çinko Nöropsikiyatrik bozukluklar
Selenyum Depresyon
Omega-3 yağ asidi Depresyon
BESİN ÖGESİ HANGİ BESİNLERDE VAR?
Tiamin Buğday unu, bulgur, makarna ve kurubaklagiller
Riboflavin Et, süt, yumurta, kurubaklagiller, yeşil yapraklı sebzeler
Niasin Sakatatlar, et, yağlı tohumlar, bulgur, kuru baklagiller
Pantotenik asit Tam buğday unu, karnabahar, esmer ekmek, et, süt, peynir
Pridoksin Sakatatlar, et, balık, bulgur, patates, tam buğday unu, havuç, pirinç
B12 vitamini Hayvansal kaynaklı tüm besinler, et, süt, yumurta..
A vitamini Süt, et, tahıl ve kurubaklagiller, yeşil ve sarı sebze ve meyveler
C vitamini Kuşburnu, maydanoz, biber, tüm taze sebze ve meyveler
Demir Et, tavuk, balık, ıspanak, yumurta, patates, süt, yoğurt
Kalsiyum Süt ve süt ürünleri,
Magnezyum Tahıllar, yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler
Bakır Organ etleri, susam, fıstık, kuru baklagiller, et
Çinko Et ve et ürünleri, kuruyemişler, buğday
Selenyum Deniz ürünleri, sakatatlar, etler
Omega-3 yağ asidi Balık, deniz ürünleri ve yağlı tohumlar
Çalışmalar proteinden yetersiz beslenen bireylerde apatik hal olduğunu göstermiştir. Bir besinin yetersizliğinde depresyona kadar gidebilen davranış bozukluğu gösteren bedenin; aylık, günlük, hatta öğünlük beslenmeden de etkileneceği açıktır. Yetersiz beslenme üzerine bir de stres eklenmesi durumunda bu etki daha da artmaktadır. Yapılan çalışmalar stres altındaki bedende kan vitamin mineral değerlerinin %32 oranında azaldığını göstermiştir. Kadınların özellikle menstrasyon öncesi ve menapoz dönemlerinde bazı besin ögelerini ek olarak almaları gerekmektedir.
Bazı önemli işlevi olan nörotransmitterler;
SERATONİN
Vücudumuzda 10mg kadar buluna bu amino asit triptofan amino asidinden oluşmaktadır. Azalması durumunda bireylerde baş ağrısı, şekerli besinlere arzu, uyku düzensizlikleri, halsizlik, ağrıya duyarlılık, agresif davranışlar, depresyon fazlalığında da kusma psişik bozukluklar görülür.
DOPAMİN
Özellikle demir yetersizliğinde geçişi azalan dopamin hafızanın düzenlenmesinde görevlidir.
NOREPİNEFRİN
Uyku ritm düzeni, dikkat, uyanıklık, karar verme yetisi de nörepinefrin ile ilgilidir. Gün içinde az gece daha çok yapılmaktadır. Stres altında norepinefrin yapımı azalmakta ve stresin uzaması halinde depresyon gelişebilmektedir.
ASETİLKOLİN
Uyanıklık sağlayan, hafızayı güçlendiren, düşünmede berraklık sağlayan ve bilişsel yetenekte artma sağlayan bir nörotransmitterdir.
Bu önemli hususlar yeterli ve dengeli beslenmenin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Uzun süre tek besinle beslenmek, bir öğünde çok karbonhidratlı bir öğünde çok proteinli yemek nörotransmitterin yapımında dengesizliklere yol açabilmektedir.
Nörotansmitterler ve Davranış Değişikliklerinde Önemi
Bilindiği gibi depresyonda duygular kararır, gözyaşı akar, unutkanlık, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, çok ya da az uyuma, çok az ya da çok yeme, gibi davranış bozuklukları gelişir. Çalışmalar besinlerin davranış üzerine etkilerinde nörotransmitterlerin önemli rolü olduğunu göstermektedir. Nörotransmitterler beynin iletilerinin bağlandığı yer olan sinapslarda görev almaktadırlar. Nörotransmitterler yetersiz ise beden çeşitli tepkiler vermektedir.
Alıntı
http://www.sdonmez.com/sf-index-of-Davra...http://www.sdonmez.com/sf-index-of-Davranislarimiz_ve_Beslenme-c